Zorlu ve uzun bir eğitimden sonra diplomalarımızı elimize alıp yeminlerimizi ettiğimizde herşeyin yeni başladığını, hekimliğin bir meslekten öte, farklı bir yaşam biçimi olduğunu biliyorduk. Ders çalışmakla geçen uykusuz gecelerin yerini bazen yemek için bile zamanın ayrılamadığı uzun ve yoğun nöbet gecelerinin alacağını, belki de aileden çok uzaklarda, ülkemizin bir köşesinde tek başına farklı bir yaşamın içinde kendimizi bulabileceğimizin farkındaydık. Bize emanet edilmiş insan canını korumak, dertlere çare bulabilmek için hep çalıştık. Kendi üzüntülerimizi, sıkıntılarımızı unutup hastalarımız için üzüldük, sıkıldık, yine onlarla sevindik. Bir gülümseyiş ile mutlu olduk. İnanılmaz bir hızla gelişip değişen tıp dünyasında güncel kalabilmek için hep okuduk, ders çalışmamız hiç bitmedi. İnsanlığa yararlı olabilmek adına bilimsel araştırmalar yapmayı da ihmal etmedik. Bilgilerimizi, deneyimlerimizi bizden sonra bu ülkenin insanlarına şifa dağıtacak olan genç meslektaşlarımıza aktardık, onlara iyi birer örnek olmaya çalıştık.
Biz gurur duyduğumuz bu mesleği, hekim olmayı hep sevdik. En zor günlerde bile canımız pahasına da olsa bize emanet edilen hayatları kurtarabilmek için çalıştık, çalışıyoruz ve örselensek bile aynı özveriyle çalışmaya devam edeceğiz. Bunun için hepimiz ant içtik!
Türkiye Romatoloji Derneği Yönetim Kurulu